Yazar:
İrem Öz
 Paylaşılan Tarih:
8 Mayıs 2025

Mudanya’da Gezilecek Yerler

#Yurt İçi

Mudanya, hem tarihi atmosferiyle hem de doğal güzellikleriyle Bursa’nın en çekici ilçelerinden biridir. İlçe içinde, geçmişte Rumların yaşadığı ve daha sonra nüfus mübadelesiyle Türklerin yerleştiği birçok tarihi alan bulunmaktadır.

Mudanya’yı ünlü kılan özelliklerden biri, sahip olduğu plajları, etkileyici deniz manzarası ve temiz havasıdır. Mudanya, özellikle İstanbul’da yaşayanlar için izin ve tatil günlerinde sıklıkla tercih edebilecekleri bir destinasyondur. Çünkü, Mudanya’ya ulaşım çok kolaydır.

Mudanya Nerededir ?

Mudanya, Marmara Bölgesi’nde Bursa’ya bağlı bir ilçedir. Tarihî dokusu, limanı, sahilleri ve doğal güzellikleriyle öne çıkan bir destinasyondur. Mudanya şehir merkezinden yaklaşık 1 saatlik mesafede bulunmaktadır.

Mudanya’ya Nasıl Gidilir ?

Mudanya’ya ulaşım, konumu itibariyle çok kolaydır. Bursa il merkezinden Mudanya’ya gitmek için minibüs, otobüs gibi pek çok alternatif bulunmaktadır. Bursa Otogarı’ndan F/1, Bursa şehir merkezinden F/3 numaralı otobüsler ile Mudanya’ya ulaşım sağlanmaktadır. Bunların dışında farklı duraklardan 1/M, 2/GM, 104, 2/U numaralı otobüslerle de Mudanya’ya ulaşım sağlayabilirsiniz. Ayrıca, şehir merkezinden Mudanya’ya giden minibüsler de bulunmaktadır.

İstanbul’dan Deniz Yoluyla

BUDO – Deniz Otobüsü
İstanbul’dan Mudanya’ya en kolay ulaşımı BUDO seferleri ile yapabilirsiniz. Yolculuk 1 saat 50 dk sürmektedir.

İDO – Deniz Otobüsü
İstanbul – Mudanya arasında İDO’nun Yenikapı-Bursa deniz otobüsü hattı bulunmaktadır. Yolculuk yaklaşık 95 dakika sürmektedir.

İstanbul’dan Kara Yoluyla

Özel aracınızla seyahat edecekseniz, İstanbul-Mudanya arası 171 km ve yaklaşık 2,5 saat sürmekte. İstanbul Bursa arası otobüs seçenekleri de oldukça fazla.

Mudanya’nın Tarihi

Mudanya’nın tarihi, milattan önce 7. yüzyıla kadar uzanmaktadır. İlk adı Myrleia olan bu yerleşim, Kolofonlular tarafından kurulmuştur. İ.Ö. 3. yüzyılda Bithynia Kralı Prusias ve Makedonya Kralı Philippos tarafından ele geçirilen Myrleia, Philippos’un damadı Pnısas tarafından Apameia adıyla yeniden kurulmuştur. Bir dönem Latin imparatorluğunun etkisi altında kalan Mudanya, Dördüncü Haçlı Seferi sırasında Fransızlar tarafından “Montaneia” olarak adlandırılmıştır. Bu dönemde Mudanya’ya “Moutagnac” da denmiştir. Günümüzdeki adı olan Mudanya, Latincede “dağ” anlamına gelen “mons” kelimesinden türetilmiştir.

Mudanya, 1321 yılında Orhangazi tarafından fethedilerek Osmanlı topraklarına katılmıştır. Bir süre önemini kaybetse de daha sonra tekrar önem kazanmıştır. Özellikle 19. yüzyıldan itibaren ham ipek üretiminin ihraç limanı olarak öne çıkmıştır. Mudanya, Birinci Dünya Savaşı’nın ardından İngiliz işgali altına girmiş, ancak Kurtuluş Savaşı’nda 1922’de Halit Paşa komutasındaki Kocaeli Grubu Birlikleri tarafından kurtarılmıştır. Mudanya, 3-11 Ekim 1922 tarihleri arasında gerçekleşen Mudanya Mütarekesi’ne ev sahipliği yaparak tarihte önemli bir rol oynamıştır.

Mudanya’da Gezilecek Yerler

1. Mudanya Mütakere Evi Müzesi

Mudanya Mütareke EviMudanya’da, Türk Kurtuluş Savaşı’nı sonlandıran Mudanya Mütarekesi’nin imzalandığı tarihi evdir. Bodrum ve çatı katı dışında 2 katlı bir ahşap evdir. 19. yüzyıl sonlarının mimari yapısına sahiptir. Birinci katta mütarekenin imzalandığı salon ve görüşmelerde Türkiye’yi temsil eden İsmet İnönü’nün çalışma odası bulunmaktadır. Üst katta İsmet Paşa ve yaverlerinin yatak odaları yer almaktadır. İsmet Paşa’nın çalışma odasında Paşa’nın savaştan sonra katıldığı bir antlaşmada şartlarının kabul edilmediğini görünce “Gerekirse savaşarız!” diyerek yumruğunu vurarak ikiye böldüğü mermer masa sergilenir. Mütareke dönemine ait eşyaların korunduğu evde o döneme ait fotoğraflar ve belgeler de sergilenmektedir.

2. Tirilye

Zeytin ağaçları ve masmavi deniz ile çevrili Tirilye, Mudanya’nın gözdesi konumundadır. Eski adı Zeytinbağı olan bu mahalle, Mudanya merkezine 20 dakika uzaklıkta bulunmaktadır. Tirilye, eski Rum yerleşimidir. Kemerli Kilise, Dündar Evi, Taş Mektep ve Stephanos Kilisesi gibi önemli turistik yapılara ev sahipliği yapmaktadır.

3. Tahir Paşa Konağı

Tahir Paşa Konağı, 18. yüzyıl Osmanlı mimarisinin en seçkin örneklerinden biridir. Konak, 1724 yılında inşa edilmiştir. Kültür Bakanlığı’nca 1985 yılında kamulaştırılmış, onarımı Agâh Bursalı desteğiyle yapılmıştır. Daha sonra, alt katı uzun süre ilçe halk kütüphanesi olarak kullanılıp 2012’de Mudanya Belediyesi’ne devredilmiştir. Mudanya Belediyesi himayesinde müze ev olarak hizmet veren konak, Lâle Devri’nin izlerini taşıyan nadir eserlerdendir. İç duvar ve tavanlarındaki çiçek kabartmalı gravürleri günümüze kadar gelmeyi başarmıştır. 8. yy Fransız ürünü ördekli avize, el yapımı dövme gümüş mineli saat, dört koltuk ve güllü abanoz ağacından sandalyeler, Tahir Paşa’nın gündelik giysileri, tören kostümü, kılıcı ve kendisine hediye edilen Şeyh Şamil’in Çerkez yamçısı, ailenin yakın geçmişte kullandığı objeler, konağın 20. yüzyıldaki sahibi Emin Bey’in Rus usta Monol tarafından yapılmış udu, Cüneyt Pekman arşivinden alınan Mudanya fotoğrafları, Girit odaları, Mudanya Bandosu köşesi de seyirliklerini meraklısına sunuyor. 

4. Başmelekler Kilisesi

Başmelekler Kilisesi ya da halk arasında bilinen adıyla Kumyaka Kilisesi, 780 yılında inşa edildiği düşünülen bir Bizans kilisesidir. İnşası Bizans İmparatoru IV. Konstantinos Porphyrogenetos tarafından 780-797 yılları arasında tamamlanmıştır. Büyük onarımlar geçiren yapı, kare planlıdır ve kubbe ile örtülüdür. Duvarları tuğla ve taş ile örülü olan yapının planı yanlarda beşik tonoz ekler sayesinde bir haç oluşturmaktadır.

5. Hagios Stephanos Kilisesi – Fatih Cami

Tirilye’de bulunan Hagios Stephanos Kilisesi, Güney Marmara’daki en eski ve özgün Bizans kiliselerinden biridir. 610-850 yılları arasından günümüze kadar gelen bu kilise, günümüzde cami olarak hizmet vermektedir. Girişinde Bizans stili sütun başlıklarına sahip yapının 19 metre yüksekliğinde kubbesi bulunuyor. Çift kademeli kasnağa oturan konik kubbesi binanın en gösterişli kısmıdır. 16. yüzyıl Osmanlı döneminde satın alınarak camiye çevrilmiş, bununla ilgili olarak Arap harfleri ile Osmanlıca yazılmış iki belge vardır. Bunlardan biri kilisenin batı cephesinde, giriş kapısı hizasında saçak altındaki kitabede yer alıyor. Caminin batısındaki avlu duvarına Hasan İbn Ali adında bir şahıs tarafından bir çeşme yaptırılmıştır. 1855’teki şiddetli depremde, yapının minaresiyle kubbe ve güney duvarı hasar görmüş ve onarılmıştır. Temmuz 1920’de bölgenin Yunan ordusu tarafından işgali sırasında, yerli Rumlar tarafından bir süre kiliseye dönüştürüldüğü, ancak Eylül 1921’de buraya gelen Kral Konstantinos’un karşı çıkması üzerine yeniden cami olarak kullanıldığı anlaşılmaktadır.

6. Kemerli Kilise

Kemerli Kilise,Panagia Pantobasilissa Kilisesi, Tirilye’de bulunan kiliselerden biridir. 1676’da gezgin Dr. John Covel tarafından hazırlanan el yazması bir belgede, kilisenin Panagia Pantobasilissa’ya (Bakire Meryem) adandığı belirtilir. Kilise, doğu-batı doğrultusunda uzanan Yunan haçı şemasına sahiptir. Yapı kullanılmasa da halen ayaktadır. İlk yapının duvar tekniği göz önünde bulundurularak, 13’üncü yüzyıl sonlarında yapıldığı kabul edilmektedir. Hıristiyan âlemi için büyük önem taşıyan bu kilisenin duvarlarında kat kat resimler bulunmaktadır. İlk tabaka freskleri 14’üncü yüzyıl başlarına, ikinci tabaka freskleri ise 18’inci yüzyıla (1723) tarihlenmektedir. Sütunlarının İskenderiye’den getirildiği rivayet edilir. Yapı dış cephesindeki destek payandaları nedeniyle halk arasında Kemerli Kilise olarak adlandırılmaktadır. Kilisenin duvarlarıyla, kubbesi sağlam durumdadır.

7. Taş Mektep

Tirilye’de doğan ve Yunanistan’da eğitim gördükten sonra Metropolit olarak Türkiye’ye dönen Chirisostomos tarafından 1904- 1909 yılları arasında yaptırılan Taş Mektep, önemli bir tarihi değerdir. Dönemin batı mimarisini yansıtan neo-klasik tarzda bir yapı olan Taş Mektep, Tirilye’de Rum nüfusun iyice azalması nedeniyle 1924’te yetim ve öksüz çocukların eğitimi için Darü’l-eytam okulu olarak hizmete açılmıştır. 965 metrekarelik bir arsa üzerinde inşa edilen binanın batı cephesindeki bir taş üzerine oyularak yazılmış, “M. MYPIDHS APXITEKTWN 1909″ ifadesinden, mimarın M. Myrides olduğu ve binanın 1909’da tamamlandığı anlaşılmaktadır. Uzun süredir atıl durumda olan mektepte, 2017 yılında restorasyon çalışmaları başlamış ve 2021 yılında tamamlanmıştır.

8. Dereköy Kilisesi

Eski adı Rumcada dere anlamındaki Potamia’dan gelen Dereköy’deki tarihi kilise, büyüleyici ihtişamını sürdürmek için zamana direnmekte. Mahalledeki en önemli ve bugüne kadar varlığını sürdüren Rum Ortodoks Kilisesi’ne ait kalıntılar, görenleri tarihte uzun bir yolculuğa çıkarmakta. 1857 yılında yapılmış anıtsal bir yapı olan Dereköy Kilisesi, gerek mimarisi gerekse içinde bulunan ayin düzenini belirleyen öğelerin özellikleri dolayısıyla önem taşımaktadır. Burada yaşayan Rumlar 1922 yılında Yunanistan’a gitse de yapı, 1924’ten sonra da Selanik çevresindeki Drama, Kavala, Yanya, Karacaova, Langaza ve Girit Adası’ndan gelen Müslüman Türkler tarafından 1972 yılına kadar cami olarak kullanılmıştır. Yapı bu tarihten sonra, gerek doğal gerekse özensiz kullanım nedeniyle tahrip olmuştur.

www.biletara.com

Last modified: 8 Şubat 2024